Barbaros Tapan Dizinin bu şekilde patlamasını beklemiyordum

Barbaros Tapan

Julia Quinn’in roman serisinden uyarlanan “Bridgerton” Londra sosyetesinin rekabetçi ve gösterişli dünyasını gözler önüne seriyor. Karmaşık kurallar ve dramatik güç mücadeleleriyle dolu dizi üçüncü sezonuyla geri döndü. Romantizm, macera ve aşk dolu serinin başrol oyuncuları Nicola Coughlan ve Luke Newton ile Kelebek okurları için konuştuk.

◊ Dizinin çekimlerine 2 yıl önce başladınız, her şey sona erip dizinin yayınlanacağı gün gelip çattığında neler yapıyorsunuz? Sosyal medya yorumlarını ya da basını takip ediyor musunuz?

- Nicola Coughlan: Bilmiyorum bu sene geçmiş sezonlardan farklı hissediyorum. Çünkü ilk sezon Covid dönemindeydi. Ne olacağını bilmiyorduk. Ve dizi öyle bir patladı ki... ‘Biz çılgın bir şey yaşıyoruz ama hepimiz tamamen ayrı yerlerdeyiz’ diyorduk… Ama bu sezon prömiyerde hep bir aradaydık, birlikte izledik. Gala şimdiye kadar yaşadığım hiçbir şeye benzemiyordu. İlk kez deneyimledim. İnsanlar tezahürat ediyordu, çığlık atıyordu. Çok yoğun bir sevgi vardı ve bunu deneyimlemek bizim için inanılmazdı. Diziyi Batı Londra’daki bir depoda yani sette çekiyoruz ve dünyanın geri kalanına pek yakın değiliz çekim sürecinde. Tüm prodüksiyon tamamlanıp fanların arasında olmak çılgındı, inanılmazdı, muhteşemdi.

- Luke Newton: Ben sosyal medyadaki yorumlar için heyecanlanmıştım. Ve insanların ne hızla izleyeceğini merak ediyordum.

Dizinin bu şekilde patlamasını beklemiyordum

KADINLARIN KUSURLARINI EKRANDA GÖSTERMEK ÖNEMLİ

◊ Sette yaşanan ‘vay be’ dediğiniz bir an var mı?

- Nicola Coughlan: Setimizde pek çok harika an yaşadık. İnşa edilmiş bir balo salonuna girmek 25 dansçı ve 200 yardımcı sanatçıyla sahneyi çekmek... Setimizde her zaman bir şeyler oluyordu ve sanki gerçekten o dünyanın içindeymişiz gibi hissettiriyordu. Bu dizi, eğlencesi ve romantizmiyle çok güzel, ama bence onu benzersiz kılan ve birçok insanın diziye bu kadar bağlı olmasının nedeni gerçek duyguları barındırması. İnsani bağı çok güzel bir şekilde kutlayan bir dizi. Dünyada sahip olduğumuz en değerli şey birbirimizle paylaştığımız anlar, bağlantılar. Luke ile diziye sıkı sıkıya bağlı kaldık, senaryoyu kendi dünyamız haline getirdik, çekimleri dikkatlice takip ettik, izledik, gözlemledik...Her şeyimizi bu diziye verdik. Böyle hissediyorum...

◊ Dizideki kadınlar hakkında yorumlarınızı merak ediyorum.

- Nicola Coughlan: Dizinin harika yaptığı şeylerden biri, birçok farklı kadının televizyonda yer almasına izin vermesi. Kadınların ekranda kusurlarını da göstermek önemli çünkü öyle olmasaydı çok sıkıcı olurdu. Ayrıca bu kadınların hiçbiri tek boyutlu değil. Mesela Lady Danbury, Violet Bridgerton ve Kate Bridgerton’a bakın. Hiçbiri mükemmel değil. Hikâye insanların hata yapmalarına izin veriyor. Hatalarıyla yanlışlarıyla bir karakteri anlatınca insanların daha iyi bağlantı kurabileceklerini düşünüyorum. Karakterlerin oldukları gibi görünmelerine izin vermeliyiz, işte o zaman gerçek hayatı çok daha fazla yansıtırız. Hiçbirimiz mükemmel değiliz...

İŞİN BÜYÜKLÜĞÜ

BENİ BUNALTTI

◊ 2019 yılına olan setteki ilk gününüze dönelim. Bu projeye başlarken tüm dünyada bu kadar başarılı olacağına dair bir öngörünüz var mıydı?

- Luke Newton: Garipti çünkü kesinlikle bu ölçekte bir projede hiç çalışmamıştım. İşin büyüklüğü beni epey bunaltmıştı. Bölüm bölüm çalışıyorduk. Tüm senaryo verilmemişti. Biz çekerken bölümler yazılıyordu. Hikâyenin tamamını anlayınca, yaratılan bu yeni dünyayı ve dönem dizilerinin önceki versiyonlarından ne kadar farklı olduğunu hissettirdiğini görünce heyecan oluştu. Yine de asla bu şekilde patlamasını beklemiyordum.

◊ Birlikte çekerken en çok zorlandığınız sahne hangisiydi?

- Nicola Coughlan: Aşk dolu sahneleri filme almak çok güzel çünkü gerçekten kendinizi çok iyi hissetmenizi sağlıyorlar.Çektiğiniz sahneler bazen günün sonunda nasıl hissettiğinizi etkiler. Bu nedenle, çok fazla çatışma, üzüntü ve ağlamaklı sahneler bazen duygusal olarak tükenmiş hissettiriyor.

Luke rüya bir rol arkadaşı

◊ Hayran-larla ilişkinizi anlatır mısınız?

- Nicola Coughlan: Artık Twitter kullanmıyorum ama bunun hayranlarla alakası yok. Ama bu zor bir denge. Hayranlar harikalar. Onların beklentilerini ve isteklerini düşünüyoruz ve bazen yaratıcımız Jess’e (Brownell) iletiyorduk. Ama sanırım sete geldiğimizde dış dünyayı tamamen dışlamamız ve sadece karaktere ve onların özelliklerine odaklanmamız gerekiyor. Çünkü her şeyi düşünmeye çalışmak mümkün değil ve herkesi her zaman memnun edemezsiniz.

- Luke Newton: Çoğu zaman diziyi bizim yazdığımızı, yapımcılığını üstlendiğimizi varsayıyorlar ya da ne olacağını ve karakterlerin ne yapacağını bizim seçtiğimize inanıyorlar gibi geliyor. Önerilerde bulunmak güzel ama hayranlarla bu konuda mesafeli olmamız da gerekiyor. Çünkü bizim işimiz senaryoya bağlı kalmak.

◊ Son olarak Bridgerton yolculuğu için neler söylemek istersiniz?

- Nicola Coughlan: Harika. Luke rüya başrol oyuncusu. Rüya rol arkadaşı. Çok nazik, çok sabırlı, sette asla kötü bir tavır sergilemiyor, egosu yok. Zaten böyle bir hikâyeyi şeyi çekerken gerçekten savunmasız olmanız gerekiyor.