Yumuşacık, sıcacık, iyileştiren bir uyku
Yumuşacık, sıcacık, iyileştiren bir uyku
Kedi ya da köpeğinizi yatağınıza alıyor musunuz? Cevabınız “Evet” ise çok iyi yapıyorsunuz. Çünkü biliminsanları da araştırıp araştırıp aynı sonuca varıyor.
Eğer bir veya birkaç hayvanla yaşıyorsanız muhtemelen onlarla uyumanın nasıl bir şey olduğunu bilirsiniz. Koynunuza giren kedinin mırıltısıyla dalmak, koca köpeğinizin üzerine bacağınızı atmak… Tabii kediniz yastığı kaplayıp kafanızı ittirdiği için boynunuz tutulabilir, köpeğiniz yorganın üzerine yatıp sizi açıkta bırakabilir. Hele bizim evdeki gibi kalabalık bir kadroyla uyuyorsanız sabah kendinizi yatağın ucuna ‘kakılmış’ bulabilirsiniz. Ama hepsine değmez mi sizce de?
“Ya hijyen” diyorsunuz… Evet, o biraz ekstra iş yaratabiliyor. Mesela bizde nevresimler 3-4 günde bir değişiyor ve yatak her gün süpürülüyor. Artık gerisi de ‘mikroplara karşı direncimizi arttırıyor’ diyelim…
Köpekle ilgili hijyen dışında bir çekince daha oluyor: Hayvan üzerindeki hâkimiyeti kaybetme korkusu! Yıllarca böyle söylendi, oysa artık köpek üzerinde hâkimiyet matah bir şey olarak görülmüyor. Asıl amaç karşılıklı saygı, güven, anlayış.
Hem hayvanla yatmanın iyi bir şey olduğunu sadece biz söylemiyoruz, bilim de yanımızda… İşte onlarla uyumanın faydaları…
Yalnızlık hissini azaltır, güvende hissettirir: ABD’deki Human Animal Bond Research Institute’un (insan-hayvan arasındaki bağı araştıran bir kuruluş) yaptığı bir anket, evcil hayvan sahiplerinin yüzde 85’inin daha az yalnızlık yaşadığını söylüyor. Başka bir çalışmaya göreyse kedi-köpekleriyle aynı yatağı paylaşan katılımcıların yüzde 52’si kendilerini daha rahat ve güvende hissediyor. Araştırmalar, hayvanların travma sonrası stres bozukluğu yaşayanlarda uykuda kâbusları azalttığını gösteriyor.
Stres ve depresyonu azaltır: 2021’de yapılan bir çalışmada araştırmacılar, Malezya’daki COVID-19 karantinası sırasında evcil hayvanla yaşayanların yaşamayanlara oranla süreçle çok daha iyi başa çıktıklarını, daha olumlu hissettiklerini ve genel psikolojik sağlıklarının daha iyi olduğunu görüyor. Kedi-köpekle temas, mutluluk hormonu oksitosin ve ‘iyi hissetme’ hormonu serotonini yükseltirken ‘stres hormonu’ kortizol düzeyini azaltıyor. Bu da daha düşük kan basıncı ve daha iyi başa çıkma becerisi demek.
Aradaki bağ güçlenir: İnsanlar genelde yanında yatan kediye daha fazla bağlanma eğiliminde. Kediler yatakta vakit geçirmeyi sevdiğinden muhtemel onlar da aynı şeyi hissediyor. Köpeklerdeyse birlikte uyumak size güvenmesine yardımcı olmanın yanında eğitimi kolaylaştırabiliyor.
Uyku kalitesini ve genel sağlığımızı iyileştirir: Kedi-köpekle uyurken artan oksitosin salımı, REM uykusunda ortaya çıkan teta beyin dalgalarını teşvik eder. Daha dinlenmiş uyanırsınız. Bu da sizi iyileştirir. Yaklaşık 6 bin katılımcıyla yapılan bir araştırma evcil hayvan ebeveynlerinin, olmayanlara göre daha düşük kolesterol ve trigliserit düzeylerine sahip olduğunu söylüyor.
Alerjilere karşı korur: Bir çalışmaya göre evcil hayvanlarıyla uyuyan bebeklerin alerji geliştirme olasılığı daha düşük.
Ekstra sıcaklık verir: Soğuk bir gecede yanınızda uyuyan bir hayvan olması doğalgaz faturanızdan tasarruf ettirebilir!
Dezavantajları da var
Köpeğiniz horlayabilir, fazla yer kaplayıp sizi itebilir, hareketinizi kısıtlayabilir. Çiftlerden biri yatakta köpek istemiyorsa ilişkide ciddi sorunlara neden olabilir.
Kediniz geceleri oradan oraya fırlayarak oyun oynamaya karar verebilir (Tavsiyem uyku düzeninize alışana kadar yatma saatinizden bir saat kadar önce iyice doyurun, uyusun). Bir de siz sabah erken kalkmak zorundayken onlar mışıl mışıl devam ediyor. O biraz sinir bozuyor.
Köpeğinizi yeni sahiplenmişseniz etrafı kapalı, kısıtlı bir alanda olmalı.
Alerjiniz varsa, uykunuz hafifse; sizin ya da hayvanın sağlık sorunları varsa aynı yatakta yatmamalısınız.